SENEDE BİR GÜN

İkamet ettiğimiz Muratlı ilçesinde Belediye başkanı emekli öğretmenlere 24 Kasım öğretmenler günü vesilesi ile bir kahvaltı verdi. 28 Kasım Perşembe günü gerçekleşen bu etkinliğe sayıları 100 kadar olan emekli öğretmen ile ilçemizin kaymakamı da iştirak etti. Kahvaltı menüsü ile Belediye Başkanı Varol Türel’in öğretmenlere birer gül sunması da ayrı bir incelik idi. Senede bir gün … Continue reading "SENEDE BİR GÜN"

HER ŞEYİN BİR ANLAMI, ANISI VE HAFIZASI VAR (4)

Küçük bir yerleşim yeri olan kasabamızda hafızamda yer eden üç yapı vardı. Bunlar hükümet konağı, tren istasyonu binası ve postane binası idi. İnanlı çeşmesini de bunlara ilave edebiliriz. Her biri Cumhuriyet ile yaşıt hatta ondan da eskilere dayanan geçmişe sahip bu yapıların kendine özgü mimarisi ve insanı etkileyen, büyüleyen bir yönü vardı. Tren istasyonunu farklı … Continue reading "HER ŞEYİN BİR ANLAMI, ANISI VE HAFIZASI VAR (4)"

HER ŞEYİN BİR ANLAMI, ANISI VE HAFIZASI VAR (3)

Bir gün Eflatun (Fıkranın Aristo ve Sokrat versiyonlu olanlarını da duydum.) öğrencilerinden birini kumar oynarken yakalar ve şiddetle azarlar. Öğrencisi duruma açıklık getirmek ve biraz da durumu kurtarmak için çok az bir para ile oynadığını söyler. Buna karşılık Eflatun da ona “Ben seni kaybettiğin para için değil, kaybettiğin zaman için azarlıyorum” der. Gerçekten somut olarak … Continue reading "HER ŞEYİN BİR ANLAMI, ANISI VE HAFIZASI VAR (3)"

HER ŞEYİN BİR ANLAMI, ANISI VE HAFIZASI VAR (2)

Her iki dedem ile babaanne ve anneannelerin yaşlanmalarına tanık olma bahtiyarlığına erişen ender insanlardan görüyorum kendimi. Baba tarafından olan dedemi (Mehmet Mola) Hoca dayı, Mehmet Hoca diye çağrılırdı. Diğer dedeme (Hüseyin Geçgel) biz -hac görevini yerine getirdiği için- Hacı Dede derdik. Hacı Dede yanında Molla İsiiiiin (Molla Hüseyin) de olarak da biliniyor. Lakaplarından da anlaşılacağı … Continue reading "HER ŞEYİN BİR ANLAMI, ANISI VE HAFIZASI VAR (2)"

ARTÇI BİR GÖÇ DAHA / VE MURATLI’DAYIZ

1956 yılına gelindiğinde Muzruplu köyündeki durumumuz fena değildi. Çiftçiliğin yanında dedem köy imamlığı yapıyordu. Ayrıca küçük bir bakkal dükkanımızla birlikte değirmenimiz de vardı. İlk kez köye bir çift at ve inekle çekilen biçer serer makinasını almıştık. Bu makinenin “Fahr” marka olduğunu çok iyi hatırlıyorum. Bütün bu sahip olduklarımıza rağmen gelişmeler bizi –daha doğrusu dedemi- yeni … Continue reading "ARTÇI BİR GÖÇ DAHA / VE MURATLI’DAYIZ"

BABAMIN HİKAYESİ/ VE SON DURAK MUZRUPLU KÖYÜ

Hayrabolu’nun Muzruplu köyü benim de 6 yaşına kadar büyüdüğüm ve yaşadığım bir yerdir. Büyüklerimin anlattıkları ile daha sonra öğrendiğim bilgileri birleştirince ben oraya ilk yerleşim olayını Peygamberimizin Medine’ye Hicret edilmesi olayına benzetirim. Orada Medine’nin yerlilerine ensar, Peygamber ile birlikte gelenlere de muhacirin/muhacir kavramı kullanılır. Muzruplu’ya göçmen olarak gelenlere de yine muhacir, köyün yerlilerine de gacal … Continue reading "BABAMIN HİKAYESİ/ VE SON DURAK MUZRUPLU KÖYÜ"